The End Of The F***ing World Dizi Yorumu
Merhabalar.
Bugün sizlere bayağıdır paylaşmadığım bir içerik olan, son zamanlarda izlediğim dizilerden birinin yorumunu paylaşacağım.Dizi aslında dünya çapında fazla etkileşim almadı,en azından bir La casa De Papel ya da 13 Reasons Why kadar incelenmedi ve değerlendirilmedi. Bunun sebeplerinden belki de bir tanesi,olaylara doğrudan olarak değil,ayrıntılar içinde değinmesiydi.Diziden detaylı olarak bahsetmeden önce,dizinin biraz konusundan,karakterlerinden ve dizinin teknik bilgilerinden bahsedeyim.Şuradaki linkten de dizinin fragmanını izleyebilirsiniz: https://www.youtube.com/watch?v=vbiiik_T3Bo
Konusuyla ilgili açıkçası spoiler olacağından değil,daha çok kendiniz izlediğinizde daha fazla şey öğrenebileceğiniz ve kendi başınıza keşfettiğinizde sizlere daha fazla şey kazandıracağından fazla bir şey söylemeye gerek duymuyorum.Tabi ki dizide yaşanan olaylarla ilgili yorumlarda bulunacağım.Eğer izlediyseniz diziyi ve çözemediğiniz noktalara cevap bulmak için açtıysanız,bazı anlaşılamamış noktalara da değindim.
İlk başta bir çizgi roman olarak yayınlandı ve dizi uyarlaması 2017 yılının Ekim ayında İngiltere'de yayınladı ve genel olarak İngilizlerin dizi ve filmlerinde görmüş olduğumuz kara mizah bu dizide de ön plandaydı.Netflix'te ise 5 Ocak'ta yayınlandı.
Dizinin başrollerini canlandıran Jessica Barden(Alyssa) ve Alex Lawther(James) dizide aslında çevrelerinin onları tamamen değiştirdiği,başta oldukça normal olan iki gencin toplum tarafından garipsendiği,dışlandığı,ötekileştirildikleri için yolları bir yerde bir şekilde kesişiyor ve maceraları başlıyor. James karakterinin ilk başta direkt olarak verilen sosyopat özellikleri,olaya asıl ilginçliğini katıyor ve aslında dizinin temelini James'in bu özelliği oluşturuyor.James Alyssa'yı öldürme planları yaparken Alyssa'nın ona aşık olma düşüncesi bile oldukça farklı ve işlemek için enteresan bir konu.
Diziyi 2018 yılının ocak ayında izleyip bitirdim.The End Of The F***ing World tek sezondan oluşan,uzun bir film olması planlanan fakat ardından kısa bölümlere (yaklaşık 20 dk) ayrılarak oluşturulan bir dizi.Aileden gelen travmaların,ebeveynlerin sorumsuzluklarının iki genci en fazla ne kadar etkileyebileceğini bu dizide en uç noktalarda görüyoruz ve dizinin bu duruma olan perspektifi aslında hepimizi derinden etkiliyor.Alyssa'nın ailesiyle olan konuşmalarında sorduğu sorular,James'e çok fazla güvendiğinde James'in de Alyssa'ya asla güvenmeyeceğini kafasına koyması,işleri karıştırıyor fakat bir anda birbirlerini hayatlarının merkezine koymuş olarak buluyorlar.
Dizinin çizgi romandan uyarlandığını belirtmiştim,solda da çizgi romandan bir kare görüyorsunuz.Dizide aslında çizgi romana oldukça sadık kalınıp,karakterler üzerinde pek fazla değişikliğe gidilmemiş,uyarlama dizilerde hoşuma giden,perspektif değişikliği yapılmış.Olaylar biraz daha farklı bir açıdan ele alınıp değerlendirilmiş.Eğer çizgi romanını alıp okumak isterseniz idefix.com ve dr.com da satılıyor.
Black Mirror'la diziyi kıyaslamak oldukça yanlış olacaktır çünkü Black Mirror'ın eleştiri tarzı biraz daha kan dondurucu,daha ciddi ve en önemlisi daha bütçeli. Black Mirror profesyonelliğinde bir dizi miydi,görüntü olarak,çekim ve oyuncuların tanınmışlığı açısından değildi fakat oyunculuk kalitesi,konusu ve eleştiri biçimi olarak diziyi ben oldukça profesyonel buldum.2.sezonun gelmesini şahsi olarak ben istemiyorum,çünkü bu tarz kara mizah dizilerinde sonların belirsiz bitmesini,kendi başımıza tahmin yürütmemiz ve kafamızı birazcık çalıştırmamız gerektiğine inanıyorum.Dizinin sanırım tek bir handikapı;sistemi eleştirirken sistemin bir parçası olmayı bir şekilde kabul etmiş olmasıydı.Netflix gibi bir platform üzerinde yayınlanan her türlü kara mizah dizisinde bulunan bu handikapın nasıl çözülebileceğini bilmiyorum fakat ortada böyle bir durum var.
Dizide tam olarak yukarıdaki çizimde gördüğümüz sahnede ortaya çıkan Frodo isimli genç karakterinde olduçka etkisi var.Nick Cave'in oğlunun canlandırdığı bu karakter
hayatında hiç asilik yapmamış,hep annesinin kurallarıyla yaşamış tuhaf çocuk,bu iki anarşist yaşıtını görünce hayatında ilk kez annesine karşı çıkıyor. Aslında benim bu sahneden anladığım, ufacık bir etkileşimde bulunduğumuzda bile bir şeylere ses çıkartıp,kendi istediğimizi yapma şansını elde edebileceğimizdi.
Bahsetmem gereken bir diğer detay ise dizinin içinde kullanılan şarkılardı.Kullanılan tüm şarkıları şu linkte bulabilirsiniz(Bazı şarkılarda hatalar bulunmakta,başka playlistleri de kontrol etmeyi unutmayın) : https://open.spotify.com/user/darcie2000/playlist/3C1ByR0RSgH9iaRRgvQ6Lg
Aşırı iyi uyumlu şarkılar seçilmiş ve o ortamı gerçekten hissetmeniz sağlanmış.Her dizide yaptığım gibi ilk önce içeriğini paylaştığıma göre sırada görüntü ve ses kalitesi var.
Görüntü yönetmeni kim bilmiyorum ama bence gerçekten çok iyiydi. Mekan seçimleri olsun,karakterlerin giydiği kıyafetler,bulundukları ortamlar... Karakterlerin yüzündeki her bir noktsya kadar dikkatlice,zoomlanmış bir şekilde tüm ufak mimikleri farkedebilmek dizinin bir artısıydı. Muhakkak izlemeniz gereken,inanılmaz muhteşem olduğunu tabi ki söyleyemem fakat dizinin ortalama bir drama/kara mizah dizisi kategorisinde oldukça iyi bir noktada görüntü kalitesi olduğunu söyleyebilirim.Ses ise yine görüntü kadar iyiydi,oyuncuların sesleri ve söyledikleri şeyler,ortam ne kadar gürültülü olursa olsun net bir şekilde alınıyordu.Bazı düşük bütçeli dizilerde bu da bazen mümkün olmadığı için söylüyorum bunu.Yoksa dizideki çoğu özellik netflix standartlarında.
Dizideki oyunculardan bahsedecek olursak,(son kategorimiz oyuncular çünkü) ben açıkçası,o soğuk,psikopat duruşu oldukça beğendim,alyssa'nın delicesine küfür etmesi de eğlendirdi beni.Yan karakterler de bence görevlerini oldukça başarılı bir şekilde yerine getirmişti,özellikle polislere bayıldım. Dizideki eşcinsellere olan bakış açısı ve onların gerçekten de istediklerini İNGİLTERE'DE BİLE dile getiremiyor oluşu bizleri biraz olumsuzluğa ve karamsarlığa itse de, dizinin aslında yapmaya ve aşılamaya çalıştığı şey hep umutlu olmamızdı. Çünkü ana karakterlerimiz umutlu olduğu sürece başarılı olabildiler.Umutlarını kaybettikleri anda aslında ellerindekileri de kaybettiler. Dizinin sanırım en anlaşılmayan kısmı sonuydu tümüne bakacak olursak ve bence sonunda biraz aceleye gelmiş bir hava olmasa da,sanki biraz ani bitmiş gibi bir hal vardı.
Alyssa'nın bence babasıyla arasında yaşananlar ve James'in yaptıkları aptalcaydı fakat dizinin bence anlatmaya çalıştığı şeyde bu. 17 yaşındaki iki gencin hayatlarını düzeltmeye başladıklarında birbirleri için fedakarlık yaptıklarını sanarken aptalca şeyler yapması,onların dizi boyu geçirdikleri kişisel(alyssa ve james'in) gelişimi açıklamak için oluşturulmuş bir detaydı. Tabi ki 2.sezon gelir mi,gelirse olaylar nasıl bağlanır bilmiyorum fakat bence dizi,bir kara mizah dizisine göre bitti.
Yazımın başında dizinin neden o kadar büyük yankı uyandırmadığından biraz da olsa bahsetmiştim.Şimdi biraz daha detaylandıracağım.Dizi aslında beynini kullanmayıp,teknolojiye takılı kalıp,yanındaki insana bile merhaba'yı telefondan söyleyen kişileri eleştiriyor.Macera tutkunu olmak zorunda değil tabi ki de kimse ama,hep stabil kalan ve kendini asla değiştirmeyecek insanları da eleştiren bir dizi olduğu,anlaşılması da güç bir şekilde detayları seyirciye aktardığı için insanlar izlemek istemedi,izleyen de bence genel olarak anlamadı.
Anlaması zor olan konular olduğundan değil,fakat bence bu da yine yönetmenlerin ve senaristlerin tahmin etmiş olabileceği bir şeydi.Olaylar hep,kişileri eleştirmese de,belirgin gelişmiş şirketleri her daim eleştirmese de genel kültüre dahil bilgilerin içine sıkıştırılmış bir şekilde veriyor. Olaylardan keyif almaya başladığınızda,sizde aynı James ve Alyssa gibi, o olayların altında eleştirilen durumları,yaşanan şiddet girişimlerini,eğitim sisteminin yetersizliğini kötü bir şekilde eleştirip karakterlere hak verip onlarla aynı düşünmeye başlıyorsunuz. Tabi sonunun verilmemesinin sebebi 2.sezon çıkarma ihtimalleri miydi bilmiyorum(bence değildi) ama genel olarak insanlar her zmaanki gibi kafalarını kullanıp alternatif sonlar üretemedikleri için de diziyi beğenmediler.Hal böyle olunca da anlaşılamamış değişik,anarşist bir dizi olarak bulundu. Ben her ne kadar beğensem de,bir düşünce dizisi olduğunu ve düşünürken yorucu olabileceğini söylüyorum.Kendim her ne kadar 3 günde bitirmiş olsam da size 3 günde o kadar fazla psikoloji bozucu bölümü bir arada,hiç mola vermeden izlemenizi önermem.
Diziye puanım 8.5/10
Aşağıda da diziyle ilgili birkaç hoşuma giden replik,görsel ve çizim bulabilirsiniz.
Diziyi izlediniz mi?İzlediyseniz benimle fikirlerinizi paylaşmayı ve bu postu beğenip sayfama göz atmayı unutmayın!
Bugün sizlere bayağıdır paylaşmadığım bir içerik olan, son zamanlarda izlediğim dizilerden birinin yorumunu paylaşacağım.Dizi aslında dünya çapında fazla etkileşim almadı,en azından bir La casa De Papel ya da 13 Reasons Why kadar incelenmedi ve değerlendirilmedi. Bunun sebeplerinden belki de bir tanesi,olaylara doğrudan olarak değil,ayrıntılar içinde değinmesiydi.Diziden detaylı olarak bahsetmeden önce,dizinin biraz konusundan,karakterlerinden ve dizinin teknik bilgilerinden bahsedeyim.Şuradaki linkten de dizinin fragmanını izleyebilirsiniz: https://www.youtube.com/watch?v=vbiiik_T3Bo
Konusuyla ilgili açıkçası spoiler olacağından değil,daha çok kendiniz izlediğinizde daha fazla şey öğrenebileceğiniz ve kendi başınıza keşfettiğinizde sizlere daha fazla şey kazandıracağından fazla bir şey söylemeye gerek duymuyorum.Tabi ki dizide yaşanan olaylarla ilgili yorumlarda bulunacağım.Eğer izlediyseniz diziyi ve çözemediğiniz noktalara cevap bulmak için açtıysanız,bazı anlaşılamamış noktalara da değindim.
İlk başta bir çizgi roman olarak yayınlandı ve dizi uyarlaması 2017 yılının Ekim ayında İngiltere'de yayınladı ve genel olarak İngilizlerin dizi ve filmlerinde görmüş olduğumuz kara mizah bu dizide de ön plandaydı.Netflix'te ise 5 Ocak'ta yayınlandı.
Dizinin başrollerini canlandıran Jessica Barden(Alyssa) ve Alex Lawther(James) dizide aslında çevrelerinin onları tamamen değiştirdiği,başta oldukça normal olan iki gencin toplum tarafından garipsendiği,dışlandığı,ötekileştirildikleri için yolları bir yerde bir şekilde kesişiyor ve maceraları başlıyor. James karakterinin ilk başta direkt olarak verilen sosyopat özellikleri,olaya asıl ilginçliğini katıyor ve aslında dizinin temelini James'in bu özelliği oluşturuyor.James Alyssa'yı öldürme planları yaparken Alyssa'nın ona aşık olma düşüncesi bile oldukça farklı ve işlemek için enteresan bir konu.
Diziyi 2018 yılının ocak ayında izleyip bitirdim.The End Of The F***ing World tek sezondan oluşan,uzun bir film olması planlanan fakat ardından kısa bölümlere (yaklaşık 20 dk) ayrılarak oluşturulan bir dizi.Aileden gelen travmaların,ebeveynlerin sorumsuzluklarının iki genci en fazla ne kadar etkileyebileceğini bu dizide en uç noktalarda görüyoruz ve dizinin bu duruma olan perspektifi aslında hepimizi derinden etkiliyor.Alyssa'nın ailesiyle olan konuşmalarında sorduğu sorular,James'e çok fazla güvendiğinde James'in de Alyssa'ya asla güvenmeyeceğini kafasına koyması,işleri karıştırıyor fakat bir anda birbirlerini hayatlarının merkezine koymuş olarak buluyorlar.
Dizinin çizgi romandan uyarlandığını belirtmiştim,solda da çizgi romandan bir kare görüyorsunuz.Dizide aslında çizgi romana oldukça sadık kalınıp,karakterler üzerinde pek fazla değişikliğe gidilmemiş,uyarlama dizilerde hoşuma giden,perspektif değişikliği yapılmış.Olaylar biraz daha farklı bir açıdan ele alınıp değerlendirilmiş.Eğer çizgi romanını alıp okumak isterseniz idefix.com ve dr.com da satılıyor.
Black Mirror'la diziyi kıyaslamak oldukça yanlış olacaktır çünkü Black Mirror'ın eleştiri tarzı biraz daha kan dondurucu,daha ciddi ve en önemlisi daha bütçeli. Black Mirror profesyonelliğinde bir dizi miydi,görüntü olarak,çekim ve oyuncuların tanınmışlığı açısından değildi fakat oyunculuk kalitesi,konusu ve eleştiri biçimi olarak diziyi ben oldukça profesyonel buldum.2.sezonun gelmesini şahsi olarak ben istemiyorum,çünkü bu tarz kara mizah dizilerinde sonların belirsiz bitmesini,kendi başımıza tahmin yürütmemiz ve kafamızı birazcık çalıştırmamız gerektiğine inanıyorum.Dizinin sanırım tek bir handikapı;sistemi eleştirirken sistemin bir parçası olmayı bir şekilde kabul etmiş olmasıydı.Netflix gibi bir platform üzerinde yayınlanan her türlü kara mizah dizisinde bulunan bu handikapın nasıl çözülebileceğini bilmiyorum fakat ortada böyle bir durum var.
Dizide tam olarak yukarıdaki çizimde gördüğümüz sahnede ortaya çıkan Frodo isimli genç karakterinde olduçka etkisi var.Nick Cave'in oğlunun canlandırdığı bu karakter
hayatında hiç asilik yapmamış,hep annesinin kurallarıyla yaşamış tuhaf çocuk,bu iki anarşist yaşıtını görünce hayatında ilk kez annesine karşı çıkıyor. Aslında benim bu sahneden anladığım, ufacık bir etkileşimde bulunduğumuzda bile bir şeylere ses çıkartıp,kendi istediğimizi yapma şansını elde edebileceğimizdi.
Bahsetmem gereken bir diğer detay ise dizinin içinde kullanılan şarkılardı.Kullanılan tüm şarkıları şu linkte bulabilirsiniz(Bazı şarkılarda hatalar bulunmakta,başka playlistleri de kontrol etmeyi unutmayın) : https://open.spotify.com/user/darcie2000/playlist/3C1ByR0RSgH9iaRRgvQ6Lg
Aşırı iyi uyumlu şarkılar seçilmiş ve o ortamı gerçekten hissetmeniz sağlanmış.Her dizide yaptığım gibi ilk önce içeriğini paylaştığıma göre sırada görüntü ve ses kalitesi var.
Görüntü yönetmeni kim bilmiyorum ama bence gerçekten çok iyiydi. Mekan seçimleri olsun,karakterlerin giydiği kıyafetler,bulundukları ortamlar... Karakterlerin yüzündeki her bir noktsya kadar dikkatlice,zoomlanmış bir şekilde tüm ufak mimikleri farkedebilmek dizinin bir artısıydı. Muhakkak izlemeniz gereken,inanılmaz muhteşem olduğunu tabi ki söyleyemem fakat dizinin ortalama bir drama/kara mizah dizisi kategorisinde oldukça iyi bir noktada görüntü kalitesi olduğunu söyleyebilirim.Ses ise yine görüntü kadar iyiydi,oyuncuların sesleri ve söyledikleri şeyler,ortam ne kadar gürültülü olursa olsun net bir şekilde alınıyordu.Bazı düşük bütçeli dizilerde bu da bazen mümkün olmadığı için söylüyorum bunu.Yoksa dizideki çoğu özellik netflix standartlarında.
Dizideki oyunculardan bahsedecek olursak,(son kategorimiz oyuncular çünkü) ben açıkçası,o soğuk,psikopat duruşu oldukça beğendim,alyssa'nın delicesine küfür etmesi de eğlendirdi beni.Yan karakterler de bence görevlerini oldukça başarılı bir şekilde yerine getirmişti,özellikle polislere bayıldım. Dizideki eşcinsellere olan bakış açısı ve onların gerçekten de istediklerini İNGİLTERE'DE BİLE dile getiremiyor oluşu bizleri biraz olumsuzluğa ve karamsarlığa itse de, dizinin aslında yapmaya ve aşılamaya çalıştığı şey hep umutlu olmamızdı. Çünkü ana karakterlerimiz umutlu olduğu sürece başarılı olabildiler.Umutlarını kaybettikleri anda aslında ellerindekileri de kaybettiler. Dizinin sanırım en anlaşılmayan kısmı sonuydu tümüne bakacak olursak ve bence sonunda biraz aceleye gelmiş bir hava olmasa da,sanki biraz ani bitmiş gibi bir hal vardı.
Alyssa'nın bence babasıyla arasında yaşananlar ve James'in yaptıkları aptalcaydı fakat dizinin bence anlatmaya çalıştığı şeyde bu. 17 yaşındaki iki gencin hayatlarını düzeltmeye başladıklarında birbirleri için fedakarlık yaptıklarını sanarken aptalca şeyler yapması,onların dizi boyu geçirdikleri kişisel(alyssa ve james'in) gelişimi açıklamak için oluşturulmuş bir detaydı. Tabi ki 2.sezon gelir mi,gelirse olaylar nasıl bağlanır bilmiyorum fakat bence dizi,bir kara mizah dizisine göre bitti.
Yazımın başında dizinin neden o kadar büyük yankı uyandırmadığından biraz da olsa bahsetmiştim.Şimdi biraz daha detaylandıracağım.Dizi aslında beynini kullanmayıp,teknolojiye takılı kalıp,yanındaki insana bile merhaba'yı telefondan söyleyen kişileri eleştiriyor.Macera tutkunu olmak zorunda değil tabi ki de kimse ama,hep stabil kalan ve kendini asla değiştirmeyecek insanları da eleştiren bir dizi olduğu,anlaşılması da güç bir şekilde detayları seyirciye aktardığı için insanlar izlemek istemedi,izleyen de bence genel olarak anlamadı.
Anlaması zor olan konular olduğundan değil,fakat bence bu da yine yönetmenlerin ve senaristlerin tahmin etmiş olabileceği bir şeydi.Olaylar hep,kişileri eleştirmese de,belirgin gelişmiş şirketleri her daim eleştirmese de genel kültüre dahil bilgilerin içine sıkıştırılmış bir şekilde veriyor. Olaylardan keyif almaya başladığınızda,sizde aynı James ve Alyssa gibi, o olayların altında eleştirilen durumları,yaşanan şiddet girişimlerini,eğitim sisteminin yetersizliğini kötü bir şekilde eleştirip karakterlere hak verip onlarla aynı düşünmeye başlıyorsunuz. Tabi sonunun verilmemesinin sebebi 2.sezon çıkarma ihtimalleri miydi bilmiyorum(bence değildi) ama genel olarak insanlar her zmaanki gibi kafalarını kullanıp alternatif sonlar üretemedikleri için de diziyi beğenmediler.Hal böyle olunca da anlaşılamamış değişik,anarşist bir dizi olarak bulundu. Ben her ne kadar beğensem de,bir düşünce dizisi olduğunu ve düşünürken yorucu olabileceğini söylüyorum.Kendim her ne kadar 3 günde bitirmiş olsam da size 3 günde o kadar fazla psikoloji bozucu bölümü bir arada,hiç mola vermeden izlemenizi önermem.
Diziye puanım 8.5/10
Aşağıda da diziyle ilgili birkaç hoşuma giden replik,görsel ve çizim bulabilirsiniz.
Diziyi izlediniz mi?İzlediyseniz benimle fikirlerinizi paylaşmayı ve bu postu beğenip sayfama göz atmayı unutmayın!
ÇİZGİ ROMANDAN BİR SAYFA |
SETTEN BİR KARE |
DİZİDE AŞIRI ETKİLENDİĞİM BİR SAHNE |
-İKİSİNİ DE GÖRMEDİNİZ Mİ? |
-SEN BENİM KANIMDANSIN,TAMAM. |
Yorumlar
Yorum Gönder